Anne-babalara genel olarak iyi bir ebeveyn olup olmadıklarını anketimizde sorduk.
Büyük bir çoğunluk “eh, övünmek gibi olmasın ama iyi bir ebeveyn olduğumu düşünüyorum açıkçası…ehem” dedi (tam olarak böyle mi söylediler emin değiliz, onu ölçemedik). Fakat kuşkusuz arada farklılıklar vardı. Kendilerine düşük puan verenler de vardı.
Peki bu soruya ebeveynlerin farklı farklı cevaplar vermelerini etkenler neler, şimdi gelin bunlara bir bakalım.
İyi ebeveynlik ne demek?
“Ben iyi bir ebeveynim” cümlesine yüksek puan veren ebeveynler öncelikle iyi bir rol model olduğunu düşünenler. Bunun hemen ardından ise çocuklarının onları iyi bir ebeveyn olarak görmesi geliyor. Yani çocuklarının onları ebeveyn olarak beğendiğine ve takdir ettiğine inanan anne-babalar, iyi ebeveyn olduklarına daha sıkı sıkıya inanıyorlar. Yani “ben iyi bir anne olduğumu düşünüyorum ama çocuğum sanırım öyle düşünmüyor” diyen ebeveyn pek yok. Ve üstelik bu durum çocuğun yaşına göre de değişmiyor.
İş kendi ebeveynlerini anlatmaya gelince ise biraz değişiyor. Rol model olmak, yine iyi ebeveynliği tanımlayan en önemli faktör. Ancak ardından iyi iletişim kurmak ve çocuğunu mutlu etmek de geliyor. Yani “benim annem-babam çok iyi ebeveynlerdir” diyen anne-babalar, iyi bir rol modeldi, benimle iletişimi iyiydi ve beni mutlu ederdi demek istiyor. İlginçtir, bunlara bir de “iyi disiplin verirdi” ekleniyor. Kendi iyi ebeveynlik tanımında disiplin vermek yokken, anne-babasını iyi diye tanımlarken buna da önem veriyorlar anlaşılan. Kuşkusuz, bu eski jenerasyondaki ebeveynlik davranışlarının biraz daha disiplin odaklı olmasını normal, hatta doğru görmemizle alakalı. Günümüzde, bizim anne-babalarımızın zamanında olduğu gibi “uslu” çocuk yetiştirmekten ziyade, “özgür,” “kendi ayakları üzerinde durabilen,” “yaratıcı,” en önemlisi de “kendine güvenen” çocuklar yetiştirmek daha önemli. Ancak bizden önceki jenerasyonda anne-babaların önemli bir önceliği “uslu çocuk” yetiştirmekti. Sanırım bugünün anne-babaları da kendi ebeveynlerinin bu çabasını eleştirmiyor; aksine doğru görüyor.
Bu da bizi, dünya psikoloji literatüründe “kültürel psikoloji” diye yeni bir disiplin oluşmasına öncü olmuş ünlü Türk bilim insanı Çiğdem Kağıtçıbaşı’nın teorisine götürüyor. Ailelerin modernleşmeyle birlikte çocuğa yüklediği anlamın değiştiğini söyleyen Kağıtçıbaşı, “aile değişimi teorisiyle” psikoloji ve hatta sosyoloji literatürüne damga vurmuştur. Kendisi der ki, sanayileşmeyle birlikte ailelerin gelir ve refah düzeyi arttıkça, tarlada çalışacak kaç insanımız var veya emeklilikte bana kim bakacak gibi, kaygıları ortadan kalktıkça çocuk doğurma sebepleri de değişiyor. Çocuğu tamamen duygusal bir tatmin, ortaya kaliteli bir ürün koymak, şey yani topluma kaliteli bir birey kazandırmak için doğuruyorlar. Çok çocuk çok bereket ve gelir değil, tam tersi çok gider anlamına geliyor; o yüzden az çocuk yapıyorlar ve iyi yetişmesi için bolca para harcamaya hazırlar. Çocuğu yetiştirirken de uslu olsun, aileye itaat etsin demek yerine, kendini gerçekleştirsin, başarılı ve mutlu olsun istiyorlar. Yukarıdaki sonuçlar da bunu gayet güzel yansıtıyor. Çocuğa iyi disiplin vermek kendi iyi anne-babalık tanımlarında yer almıyor.
NEDEN BAZILARI DAHA ŞANSSIZ!
Küçük yaşlardayken en çok düşündüğüm şeylerden biri, neden bazı insanların diğerlerinden daha az şanslı olduğuydu. Çocukluğumu Karadenizli bir babanın ve Mardinli bir annenin üç çocuğundan biri olarak geçirdim. Bir memur…
MR. HYDE İLE EŞEK SAATİ ARASINDAKİ İLİŞKİ
Dr.Jekyll ve Mr.Hyde’ı hepiniz bilirsiniz. Hikâyenin en önemli özelliği bir zihnin iki zıt yönünü anlatmasıdır. Hepimizin içinde var olan, bizim karanlık ve aydınlık yanımızı gösteren bir metaforu öyküleştirir. Size eserden…
İŞ DEĞİŞTİRMEK İSTEYENLER İÇİN…
Son dönemlerde kurumsal şirketlerde çalışanların işleriyle ilgili mutsuzluklarına sık sık şahit oluyorum. Çoğu yeni bir iş arayışında… Bazıları aktif bir şekilde, bazıları ise daha pasif şekilde iş arama/tarama halindeler. Çoğuna…
FİZİK BÖLÜMÜNÜ ÇOK ZEKİ OLDUĞUM İÇİN TERCİH ETTİM
Geçenlerde bir psikoloji forumunda hem şaşırdığım hem üzüldüğüm bir soru ve cevap ile karşılaştım. Soruyu tam olarak aktarıyorum: “137 ortalama IQ skoruna sahibim (WİSC-R). Lise öğrenimimi özel bir fen lisesinde…